Ortodonti; dişleri, çene ve yüz kemiklerinin büyüme ve gelişimini; bunların birbirleriyle ilişkilerini inceleyen ve tedavi eden diş hekimliği dalıdır. Bu sistemin birlikte değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi ile bireyin profil görüntüsü, dişlerin ve iskelet sisteminin sağlıklı işleyişi ve estetik görüntüsü sağlanır.
Ortodontik tedavi gereksinimine neden olan problemlerin başında kalıtım gelir. Alt çenenin ileride olması, geride olması gibi durumlar genetik olarak aktarılmaktadır. Bunun dışında basitçe örneklendirecek olursak; çocuk, ebeveynlerin birisinden büyük diş yapısı, birisinden küçük çene yapısı alması halinde dişler çene kemiğinde yeterli alan bulamaz ve çapraşıklıklar oluşabilir. Bazı sendromlar da çene yüz iskeletinde şekil anomalilerine neden olur. Örnek: Pierre Robin Sendromu, Crouzon sendromu, hemifacial microsomi, down sendromu gibi.
Kalıtım haricinde zararlı alışkanlıklar, geçirilen kazalar da ortodontik problem oluşumuna neden olabilmektedir. İleri yaşlara kadar emzik emmek, parmak emme alışkanlığı, burundan nefes alamama sonucu ağzı açık uyumak, ağızdan soluk alıp vermek, dil ile dişleri itmek gibi alışkanlıklar bu zararlı alışkanlıklara örnek verilebilir.
Erken yaşta süt dişlerinin çekilmesi ve yer tutucu yapılmaması da ilerleyen yaşlarda ortodontik tedavi gereksinimine zemin hazırlamaktadır.
Ortodontik bozukluklar dişsel, iskeletsel ve fonksiyonel olarak ayrılır. Tek başına olabileceği gibi birden fazla sebebe dayanan ortodontik bozukluklar olabilir.
Dişsel anomaliler dişlerin çapraşık olması, ayrık olması, rotasyonda (dönmüş) olması gibi durumlardır.
İskeletsel anomaliler çene ve yüz kemiklerinin ilişkilerindeki sapmalardır. Üst çenenin geride veya ileride olması, alt çenenin geride veya ileride olması gibi durumlar iskeletsel anomalilere örnektir.
Fonksiyonel anomaliler kapanış ilişkilerindeki sapmalardır. Derin kapanış, açık kapanış, yan çapraz kapanış gibi durumlar fonksiyonel anomalilere örnektir.
En iyi tedavi sorun oluşmadan yapılan önleyici tedavidir. Bu bağlamda ortodontide de anomaliler oluşmadan önce ya da büyüme gelişimin devam ettiği dönemde yapılan müdahaleler ile tedavi gereksinimini en aza indirilmeye çalışılır.
Örneğin üst çenede darlık olacağı tespit edildiğinde üst çeneyi genişletecek bir aparey kullanılarak büyüme gelişme ile birlikte problem önlenmeye çalışılır.
Çocukluk döneminde parmak emmek gibi zararlı alışkanlıklar varsa telkinlerle bu engellenmeye çalışılır, telkinin yeterli olmadığı durumlarda parmak emmeyi engelleyecek apareyler kullandırılarak parmak emme sonucu meydana gelebilecek anomaliler önlenmeye çalışılır.
Ortodontik anomali oluştuktan sonra yapılacak olan tedaviler ise sabit ve hareketli apareyler ile yapılmaktadır.
Sabit tedavide braketler, diş telleri, yaylar, lastikler, genişletme apareyleri gibi araçlar kullanılarak tedavi yapılır.
Hareketli apareyler takılıp çıkarılabilen türden apareylerdir. Ağız içinde plak şeklinde yapılıp üzerine eklenen parçalar ile dişlerin konumlarının değiştirildiği apareyler vardır. Ağız dışı apareyler de chin cap, headgear gibi yüz ve kafa kemiklerinden destek alarak çene kemiklerine yön veren, büyümesini hızlandırmaya ya da yavaşlatmaya çalışan apareylerdir.
Dişler üzerine yapıştırılan braketler metal, porselen ve akrilik malzemeden imal edilebilirler. Dişler üzerine yapıştırılan bu tutucu parçaların içinden ortodontik tel geçirilerek dişler hareket ettirilir. Sabit ortodontik tedavide en çok metal braketler tercih edilmektedir.
Şeffaf diş teli olarak anılan bu braketlerde değişen sadece braketlerdir. Porselen braketler beyaz renkte oldukları için metal braketler kadar göze çarpmamaktadır. Tedavi süresince estetik kaygı yaşayan bireyler porselen braketleri tercih edebilmektedir.
Lingual teknikle uygulanan ortodontik tedavi yöntemidir. Lingual braketlerin farkı, braketlerin dişlerin ön yüzüne değil lingual (dile bakan) tarafa yapıştırılmasıdır. Braketler iç tarafta olduğu için dışarıdan görünmemektedir.
Şeffaf plak tedavisinde braketler kullanılmamaktadır. Bunun yerine hastadan alınan ölçülere göre plaklar hazırlanmakta ve belirli periyotlarla bu plaklar değiştirilmektedir.
Ortodontik tedavi sırasında dişlerde devrilme, kayma, sürme gibi hareketler meydana gelmektedir. Bu hareketlerin sağlanabilmesi için kullanılan bir diğer araç da lastiklerdir. Belirli seviyelerde kuvvet uygulayan bu lastikler ile dişlerde istenen hareketler sağlanır. Diş hekiminiz bu lastikleri belirli süreler takmanızı isteyecektir ya da aralıksız takılı kalması gerekmektedir. Belirli süreler takmanız gerektiğinde nasıl takıp çıkaracağınızı size anlatacaktır.
Ortodontik tedavide damak genişletme apareyleri, teller, lastikler kullanılırken uygulanan kuvvet ağrıya neden olacaktır. Bu doğal bir süreçtir. Bu sayede kemikte yapım-yıkım mekanizması harekete geçer ve diş hareketi sağlanır.
Ağrı olan dönemlerde Parol, Minoset gibi parasetamol etken maddesi içeren ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir.
Ortodonti tedavisi ortodontik problemlere göre değişmekle birlikte ortalama 6 ay ila 2 yıl civarında sürmektedir.
Yemeklerden sonra dişlerin fırçalanması çok büyük öneme sahiptir. Braket ve tellerin varlığı dişler üzerinde normalden daha fazla plak birikmesine neden olmaktadır. Bu nedenle ortodontik tedavi süresince dişlerin fırçalanmasına daha fazla özen gösterilmelidir. Yanınızda taşıyabileceğiniz bir diş fırçası ve diş macunu ağız bakımınızın düzenliliği için çok faydalı olacaktır.
Braket ve tellerin arasında kalan alanlar özel ortodontik diş fırçaları ile ya da arayüz fırçaları ile detaylı bir şekilde temizlenmelidir.
Kliniğimizde uygulanan ortodontik tedavi fiyatları için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ortodontik tedavi ücretleri uygulanacak tedavi şekline göre değişkenlik göstermektedir.
© All Rights Reserved - 2024