Süt dişleri ilk olarak bebeklik döneminde 4-12. ay döneminde görülmeye başlar. Öncelikle süt kesici dişler, ardından süt azı dişleri ve süt köpek dişleri sürerek süt dişlenme tamamlanır. Yani süt dişleri 24-36. ay civarında sürmesini tamamlar.
Süt dişleri de tıpkı daimi dişler gibi çürüğe karşı hassastırlar. Bu nedenle süt dişlerinin çıkması ile birlikte bebeğin ağız hijyeninin sağlanmasında ebeveynlerin sorumluluğu başlar. Bir gazlı bez ile ya da parmağa takılabilen türden diş fırçaları ile bebeğin ağız ve diş temizliği sağlanmalıdır. Çocuklar ebeveynlerini izleyeceği için ileriki yaşlarda da ebeveynlerle birlikte dişlerini fırçalamaya başlamalıdır.
Süt dişleri bebeklik ve çocukluk döneminde bireyin beslenme ve konuşma ihtiyacını karşılarlar. Beslenme ve konuşmada aldıkları görevin yanı sıra ardından gelecek olan daimi dişler için de doğal bir yer tutucu görevi görürler. Daimi dişin sürmesi için gerekli olan alanın korunmasını sağlarlar.
Birey 6 yaşına geldiğinde ağzında ilk daimi dişi görülmeye başlanır. 6 yaş dişi olarak da tabir edilen bu diş 1. Azı dişidir. Çocuklar henüz fırçalama alışkanlığını kazanamamışsa bu dişlerin erken yaşta çürüdüğü sıklıkla görülür. Bu nedenle ağızda süt dişlerinin görünmesi ile birlikte 6 aylık düzenli diş hekimi muayenesi büyük öneme sahiptir.
Birey 7 yaşına geldiğinde süt keser dişleri dökülmeye, ardından daimi keser dişleri çıkmaya başlar. Kesici dişlerin değişmeye başlamasından sonra süt köpek dişleri ve süt azı dişleri de dökülür ve daimi köpek dişleri ve daimi azı dişlerinin sürmesinin tamamlanması ortalama 12-13 yaşlarını bulur.
Süt Dişi Ağrısına Ne İyi Gelir?
Süt dişi ağrısı yaşandığında çözüm diş hekimine gitmektir. Ağrıyan süt dişine kolonya basmak gibi müdahaleler kesinlikle yapılmamalıdır. Bu tarz uygulamalar diş etlerinde ve ağız dokularında ciddi tahrişe, yanıklara neden olmakta ve tedaviyi zorlaştırmaktadır. Erken müdahale sağlıkta büyük öneme sahiptir. Ağrıyan bir dişe ne kadar erken tedavi uygulanırsa tedavi o kadar kolay olur, başarı şansı da o kadar yüksek olur.
Süt Dişleri Zaten Dökülecek, Tedavi Edilmese de Olur mu?
Olmaz. Çünkü süt dişleri çocuğun beslenmesinde, konuşmasında, sosyal ilişkilerinde büyük bir görev üstlenir. Ayrıca ağızda bulundukları sürede fonksiyonlarını yerine getirirken altından gelecek olan daimi dişlerin yerini korurlar ve sürmeleri için gerekli alanı tutarlar.
Erken yaşta süt dişi kaybı durumlarında daimi dişlerin sürmesinde gecikmeler görülür hatta bazı durumlarda daimi dişlerin süremeyip gömülü kaldığı ya da hatalı, çapraşık pozisyonda sürdüğü görülür. Bu durumlarda da ilerleyen yaşlarda ortodontik tedavi (tel tedavisi) gereksinimi ortaya çıkar. Tedavi edilmeyen ya da tedavi şansı kalmamış ancak çekilmeden duran süt dişlerine ait enfeksiyonlar altında bulunan daimi dişlerin olumsuz etkilenmesine neden olur. Bu nedenle süt dişleri ihmal edilmemeli, tedavileri gecikmeden yapılmalıdır.
Çocuklarda Diş Hekimi Korkusunu Önlemek İçin Neler Yapılabilir?
Burada ebeveynlere büyük bir görev düşmektedir. Öncelikle bebeklikten itibaren çocuklar doktora gitmekle ya da iğne yaptırmakla korkutulmamalıdır. Bu davranışlar doktora gidilmesini ya da bir tedavi için iğne yapılmasını, çocuğun cezalandırılmak olarak algılamasına neden olmaktadır. Haliyle kendisine zarar verileceğini düşünen çocuk tedavi olmak istememektedir.
Uygulamalı olarak çocuğa korkulacak bir şeyin olmadığını göstermek de çok önemlidir; çünkü insan doğası gereği bilmediği şeyden korkar. Henüz diş ağrısı olmadan çocuk diş hekimiyle tanıştırılmalıdır. Bu tanışma randevusunda diş hekimi çocuğa kullanılan aletleri anlayabileceği şekilde anlatır. Basit, çocukta bir korku oluşturmayacak ve ağrı ya da acı hissetmeyeceği bir işlem yaparak çocukta olumlu hisler oluşması sağlanır.